Yumurtalık kanseri sinsice ilerliyor! İhmale gelmez 9 önemli belirtisi var

Yumurtalık Kanseri: İhmale Gelmez 9 Önemli Belirti

Yumurtalık Kanseri, Diğer Hastalıkları Taklit Edebilir!

Ülkemizde sıkça karşılaşılan yumurtalık kanseri, çoğunlukla menopoz sonrasında ortaya çıkan bir hastalıktır. Yumurtalık kanseri her yıl yaklaşık 4 bin kadını etkilemektedir. Genetik faktörlerin yumurtalık kanserinin %15-20’sinden sorumlu olduğunu belirten Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör, meme, yumurtalık ve rahim içi kanseri gibi hastalıkları birinci derece akrabalarında bulunan kadınların yumurtalık kanseri açısından risk altında olduğunu vurgulamaktadır. Türkiye’de her yıl 100 bin kadından 7’si yumurtalık kanseri teşhisi almaktadır. Erken dönemde belirti vermemesi nedeniyle, yumurtalık kanseri genellikle ileri evrede teşhis edilmektedir. Bu durumun sebebi, kanserin karın boşluğunda gelişmesi ve uzun süre belirti vermemesidir.

Yumurtalık Kanserinin İhmale Gelmez 9 Önemli Belirtisi!

Yumurtalık kanserinin belirtileri diğer hastalıkları taklit edebileceği için, belirtiler ortaya çıktığında kadın doğum uzmanına görünmek ve gerekli tetkikleri yaptırmak önemlidir. Aksi takdirde erken teşhis fırsatının kaçabileceğini belirten Prof. Dr. Mete Güngör; bel, karın veya kasık ağrısı, karında şişlik, gaz, halsizlik, sık idrara çıkma veya idrar zorluğu, kabızlık, bağırsak hareketlerinde değişiklik ve bazen anormal kanama gibi belirtilere dikkat edilmesi gerektiğini belirtmektedir. Ülkemizde yumurtalık kanseri hakkında toplumsal farkındalığın yeterli düzeyde olmadığını vurgulayan Güngör, tanı alan her 3 kadından 2’sinin bu hastalığın adını doktor odasında duyduklarını belirtmektedir.

Gençlerde de Yumurtalık Kanseri Görülebiliyor

Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör’e göre, yaş ilerledikçe yumurtalık kanserinin sıklığının arttığı bilinmektedir. 60’lı yaşlarda en sık görülen bu kanser türü, yanlış yaşam alışkanlıkları ve çevresel faktörler nedeniyle gençlerde de artış göstermektedir. Yumurtalık kanserinin etkili bir tarama yöntemi olmadığı için, herhangi bir belirti olmasa bile düzenli kontrollerin önemli olduğunu belirten Güngör, bu sayede erken teşhis ve tedavinin mümkün hale gelebileceğini ifade etmektedir.

Yumurtalık Kanserinin Risk Faktörleri

Her kadının en azından yılda bir kez jinekolojik muayenesini yaptırması gerektiği vurgulayan Prof. Dr. Güngör, şikayetler olduğunda vakit kaybetmeden hekime başvurmanın önemini belirtmektedir. Yumurtalık kanserinde olguların çoğunun ileri evrelerde teşhis edildiğine dikkat çeken Güngör, yumurtalık kanserinin ölümcül seyreden kanser türlerinden biri olduğunu belirtmektedir. Obezite, östrojen hormon maruziyeti, geç doğum yapma, endometriozis, sigara, sağlıksız beslenme, alkol tüketimi ve aşırı kilo gibi faktörlerin yumurtalık kanseri riskini artırdığını belirten Güngör, bu risk faktörlerini azaltmanın sağlıklı yaşam tarzı benimseyerek mümkün olduğunu ifade etmektedir.

Related Posts

Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin! Bir lokması bile büyük riskmiş

Balık, yüksek biyolojik değere sahip proteinleri, omega-3 yağ asitleri (özellikle EPA ve DHA), D vitamini ve iyot gibi önemli mikro besinleri içeren değerli bir hayvansal besin kaynağıdır. Dyt. Beste Mum, ancak bazı bireylerde bağışıklık sistemi tarafından alerjen olarak tanımlanarak ciddi reaksiyonlara yol açabileceğini söyledi.

Diş Sıkma Gençlerde Daha Sık Görülüyor

Diş sıkma rahatsızlığı nedir, diş sıkma rahatsızlığının bir tedavisi var mı ? Uzmanlar, diş sıkma ve diş kapanış sorunları hakkında bilgi verdi.

Klozetten 75 kat daha pis, salonda baş köşede duruyor! Karbonat tek çaresi

Evde en kirli yerin tuvalet olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. İngiltere’de yapılan bir araştırma, evdeki bu eşyanın klozet kapağından 75 kat daha fazla bakteri barındırdığını ortaya koydu. Özellikle evcil hayvan sahipleri için bu durum daha da endişe verici boyutlara ulaşıyor.

Uzmanı uyardı: ‘Kanser tedavisinde bitkisel kürlere dikkat’

Bilimsel dayanağı olmayan ürünlerin hastalara zarar verebileceğine dikkat çeken Tıbbi Onkoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Cengiz Akosman, “Bazı bitkisel kürler karaciğer enzimlerini etkileyerek ilaçların metabolizmasını değiştirebilir, hatta bazı vakalarda hayati riskler oluşturabilmektedir. Bugüne kadar bitkisel kürlerin kanseri tedavi ettiğine dair bilimsel olarak kanıtlanmış hiçbir klinik veri bulunmamaktadır. Bitkisel ürünler yanlış zamanda ve dozda kullanıldığında faydadan çok zarar getirebilir. Bu nedenle onkoloji hekimiyle iş birliği içinde olunması hayati önem taşır” dedi.

Kalp krizi sandı, grip çıktı! Uykudan uyandıran sancı: ‘Genç ölümlerin gizli faili’

Üniversite birinci sınıf öğrencisi olan, sigara kullanmayan ve düzenli spor yapan 19 yaşındaki Arın Kıraç, bir sabah göğsündeki şiddetli ağrıyla uyanınca kalp krizi geçirdiğini sandı. Ölüm korkusuyla hastaneye kaldırılan genç adama, yapılan tetkiklerin ardından ‘kalp gribi’ teşhisi konuldu. İlk kez adını duyduğu bu hastalıkla yaşadığı o korku dolu anları ve yaşadıklarını, SEN ANLAT okuyucuları için anlattı.

Sıklıkla teşhis edilemiyor, yanlış anlaşılıyor… Göründüğünden çok daha yaygın

Fonksiyonel nörolojik bozukluk (FND), ciddi nörolojik semptomlara yol açmasına rağmen sıklıkla teşhis edilemeyen ve yanlış anlaşılan bir hastalık olarak dikkat çekiyor. Hareket kaybı, konuşma güçlüğü, yürüme zorluğu gibi belirtilerle kendini gösteren bu durum, bazen yanlışlıkla psikolojik bir sorun olarak değerlendirilerek hastaların ciddiye alınmamasına neden olabiliyor.